Dünya Dostu Tasarım

13.01.2020

Gezegenemizin doğal kaynakları tükendikçe, hepimiz artık evrenin merkezinde olmadığımızı anlamaya; belki de burada, dünyada yalnız kalma duygusunu artık kabullenememeye başladık. Sürdürülebilir yaşam kavramı da böylece günden güne daha sık konuşulur oldu, herkes üzerine düşeni yapmak için bir adım atmaya girişti. Karşınızda tasarımdan seyahat ve yeme içmeye, gezene yardım etme gayesiyle ortaya çıkan son akımlar.

Endüstriyel ve mobilya tasarımı denildiğinde akla elbette ilk olarak görsellik gelse de, hem sürdürülebilir hem de görsel bir ürün ortaya çıkarmanın zor olmadığını ispatlayan markalar mevcut. Norveç, Oslo menşeli Vestre’nin kurulduğu 1947’den beri İskandinavya bölgesinin kurumsal alanlarındaki bankların ve parklarının altında imzası var. “Dünyadaki en sürdürülebilir mobilya markası” olmayı hedefleyen Vestre, Birleşmiş Milletler’in belirlediği 17 17 maddelik Sürdürülebilir Gelişim Hedefleri’nin dokuzunu yerine getiriyor. Fabrikalarında yenilenebilir enerji kullanıyor, 2020 yılında kimyasal emisyonu sıfıra indirgemeyi planlıyorlar.

Kopenhaglı Mater firması, mobilya ve ışıklandırma üretimi yapıyor. Felsefelerini üç prensibe (tasarım, el işçiliği, etik) dayandıran marka, artık sürdürülebilirliği de dördüncü prensip olarak kabul ediyor. Geri dönüştürülmüş materyaller, koleksiyonlarının birçoğunu meydana getiriyor: Hurdaya çıkmış ya da kullanılmayan otomobillerin alüminyum parçaları, doğal afetler sonucu yıkılmış ve çürüyen ağaçlar, eski balıkçı ağları ve okyanus atıkları.

İngiliz markası Tala, düşük enerji sarfeden LED üretiminde uzmanlaşmış. Ormanlanlandırma çalışmalarına önem veren şirket, gelirinin bir kısmını ekosistemi canlı tutmak adına doğrudan bu alana yatırıyor. Son ürettikleri Magma serileri, kırılmış güneş panelleri kullanılarak, yeni bir materyal olan glaskeramikten üretiliyor. Tala ayrıca, kendi sektörü dışında da tüketimin önüne geçecek çalışmalarında bulunarak farkındalık yaratmayı amaçlıyor.